İngilizce Sözlük
law-maker; the legislature nedir, law-maker; the legislature türkçesi
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
law-maker; the legislature ne demek
law-maker; the legislature : kanun koyucu
son yapılan çeviriler
kanun koyucu
gümbürdemek
soyunma odası
aside dayanır beton
resmi olmayan sınama
büro içi sistem
bir şeyi hiç görmeden satın almak
aminofenol
dual tabanı
mağlup
tabanca boyası
aşırı doz
hint-arap rakamları
Kesintisiz Güç Kaynağı - KGK.
repor günü
güç çıkışı
ilgilenmek
homojen uzay
girdi işlemi
büyük ocak